click:
bilindik senaryolar vardır.. mesela birinde, ki çoğunuz biliyorsunuzdur, sevgili kahramanımızın eline bir fırsat geçer ve hayatında birçok şeyin kontrolü artık kendindedir, hatta kimi insanların kontrolü. bir süre bunun tadını çıkarır ancak bir zaman sonra hem sıkılır hem de hayatın güzel, heyecanlı ve önemli olan ‘doğal’lığı, kendiliğinden oluşu gibi nitelikleri kaybolduğundan keyif vermemeye hatta acı çektirmeye başlar. işte o an kahramanla birlikte anlarız ki hayat acısıyla, tatlısıyla, kavgasıyla, hırsıyla, kazancıyla, kaybıyla, sıkıntısıyla, keyfiyle güzel. aman tanrım, click. bunlar, bunları anlatır. işte click’te de Michael bunun farkına varır. tabi filmin en sonunda. çerez niyetine(!) de olsa nitelikli bir film arıyorsanız click sizlik. ve eğer hayatta zaman ayırdığımız herşeyden bir şeyler kazanmak, tecrübe edinmek zorunda hissediyorsanız kendinizi bu filmden de babanızın, annenizin, eşinizin, çocuğunuzun kıymetini bilmeyi, hayatınızı herşeyiyle kabul edip, şikayet etmektense şükretmeyi öğrenebilirsiniz.. öğrenin de. şükretmeyi bilmeyi, huzurlu kalmayı..

18.11.2006 21.19

Yorumlar